Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Maden Sektör Kurulu, Ege Maden İhracatçıları Birliği ev sahipliğinde İzmir’de toplandı.
Çetinkaya: “İhraç kayıtlı ödemeler dolar ile yapılabilmeli”
Kurul toplantısı öncesi Ege İhracatçı Birliklerinde basın açıklaması yapan Türkiye İhracatçılar Meclisi Maden Sektör Kurulu ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Rüstem Çetinkaya, madenlerde devlet hakkının artırılması kararını hatırlatarak, “Bununla ilgili sektörümüzden yoğun bir itiraz gelmişti. Hem TİM hem de Ticaret Bakanlığı ile yazışmalarımızı sürdürüyoruz. Ayrıca ihraç kayıtlı ödemelerde dolar çekiyle ödeme yapılamaması durumu vardı. Alınan tedbirler gereği eğer ihraç kayıtlı bir satış yapıyorsanız bu, şu anda ihracat sayılmıyor. Dolayısıyla ilgili ödemenin de çek ödemesinin TL ile yapılması mevzuat gereğince ön görülüyor. Bununla ilgili de Maliye Bakanlığına taleplerimizi ilettik maalesef mevzuat düzenlemesinin yapıldığı, ancak bu konuda değerlendirmelerin sürdüğü bize iletildi. Sektörün bu konuda çok ciddi talebi var. Talebimizin haklı olduğunu düşünüyoruz. İhraç etmek amacıyla yapılan bir işlem olduğu için ödemenin dolarla yapılabilmesinin önünün açılmasını doğru olduğuna inanıyoruz” dedi.
Yenilenebilir enerji yatırımlarına yöneldik
Madencilik sektörünün en önemli üç girdisinin akaryakıt, elektrik ve işçilik giderleri olduğunu söyleyen Çetinkaya, sektör olarak enerji maliyetlerini düşürmek için yenilenebilir enerji yatırımlarına yöneldiklerini kaydetti. Türkiye’nin dört bir tarafında yatırımları olan madencilik firmalarının yenilenebilir enerji yatırımı yapmak istediğinin altını çizen Çetinkaya, “Son elektrik ve doğalgaz zamları bekleniyordu, oranları ile ilgili farklı değerlendirmeler vardı. Zamlar sürpriz olmadı. Dolardaki artışın enerji maliyetlerine yansıyacağı aşikâr. Kendi kendine yeterli bir sanayi lazım. Bu kapsamda yenilenebilir enerji için ucuz finansman sağlanmalı. Gerektiğinde proje bazlı çok düşük faizli, hatta faizsiz finansman modelleri geliştirilmeli” şeklinde konuştu.
İhmal edilen pazarlara odaklandık
Türkiye’nin doğal taş ihracatında uzun yıllardır lider pazar konumunda olan Çin Halk Cumhuriyeti’ne ihracatın 2017 yılında 945 milyon dolar seviyesinde iken, 2022 yılı sonunda 450 milyon dolarda kalmasının beklendiği, bu durumun sektörü nasıl etkileyeceği ile ilgili bir soru üzerine Maden Sektör Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya şöyle konuştu: “Çin’e ihracat azalıyor ama ABD pazarında ciddi bir artış söz konusu. Bu durum pazar çeşitliliğinin gerekliğini ortaya koyuyor. Büyük ekonomiler için bir öngörüde bulunmak mümkün, ancak Çin için bir öngörüde bulunamıyoruz. Ekonomistlerde bulunamıyor, Çin’de seçim belirsizliği var. Çin’in gayrimenkul devi Evergrande krizi söz konusu. Bütün bunlara rağmen Çin pazarında dibi gördük, daha makul seviyede olacağız. Bu süreçte diğer pazarlara odaklandık. Hindistan pazarında belli noktaya geldik. İhmal ettiğimiz pazarlara odaklanıldı. Ancak Çin’de eski seviyelere ne zaman gelinir öngörüde bulunmak zor.”
Türkiye ile Suudi Arabistan arasında son dönemde siyasi ilişkilerde olumlu gelişmelerin ihracat rakamlarına da pozitif yansımasını beklediklerini dile getiren Çetinkaya, Suudi Arabistan’a doğal taş ihracatında geçtiğimiz yıllarda 150 milyon dolar seviyesini yakaladıklarını, önümüzdeki süreçte Suudi Arabistan’a doğal taş ihracatının bu seviyelere çıkmasını umduklarını vurguladı.
Alimoğlu: “Bu tablo sürdürülebilir değil”
Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu ise 1 Eylül itibarıyla sanayide kullanılan elektrik ve doğal gaza yüzde 50 zam geldiğini hatırlatarak, “Bu şartlarda üretim maliyetlerimiz iğneden ipliğe artacak. Girdi maliyetlerimizi nihai ürün fiyatlarına yansıtamadığımız üretici fiyat artış rakamları ve tüketici fiyat artış rakamlarıyla kendini gösteriyor. Üretici fiyatlarındaki artış yüzde 150’yi bulmuşken, tüketici fiyatlarındaki artış yüzde 80’lerde kalmış durumda. Bu tablo sürdürülebilir değil. Finansmana erişimde yaşadığımız zorluklar başka bir sorun. Ekonomiler güçlü olduğunda madene talep güçlü oluyor, ekonomiler kan kaybettiğinde madenlere talep bıçak gibi kesiliyor. Tabir yerindeyse ekonomiler nezle olduğunda, madenciler zatürre oluyor. O nedenle ekonomilerin güçlü kalması en büyük beklentimiz” diye konuştu.
Akın: “Yenilenebilir enerjide lisans bürokrasisi ortadan kaldırılmalı”
Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında enerji maliyetlerinin artacağı öngörüsüyle madencilik sektöründe pek çok firmanın yenilenebilir enerji yatırımlarına yöneldiği bilgisi paylaşan Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ercan Akın, bu süreçte sektörün lisans bürokrasisine takıldığına dikkati çekti.
“Lisans bürokrasisi ortadan kaldırılırsa enerjide darboğazını aşarız” diyen Akın, “Sektörün enerji ile ilgili ciddi yatırımları var. Birçok firma rüzgar ve güneş santralleri kurdu. Hem enerji darboğazından şikayet ediliyor hem de enerji santralı kurmak isteyenler bürokrasi ile boğuşturuluyor. Bürokrasi sorun olmaktan çıkarsa enerji de sorun olmaz. Mevzuatı aşmamız lazım. Evet, finansmanda sıkıntı var ama bırakın finansman sorunu olmayan şirketler bu santralleri kursunlar” dedi.
Toplantıya; Türkiye İhracatçılar Meclisi Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Rüstem Çetinkaya, Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, Denizli İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Memişoğlu, Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ali Can, Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri ile sektör temsilcileri katıldı.