Doğal taş sektöründe 20 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren Dora Marble ocak sayısını arttırıyor.
Manisa Kula’da bir adet traverten, Aydın Karacasu’da ise bir adet beyaz mermer ocağı bulunan Dora Marble, Classic Light, Noche Wulnut, Cavalonne, Silver, Carrara ve Calacata desenli taşlarıyla pazardaki iddiasını her geçen gün arttırıyor. Ürün yelpazesini genişletmek isteyen firma orman izinlerinin çıkması ile birlikte Kütahya Aslanapa bölgesindeki Dolamit Grey Mermer ocağını da yakın zamanda faaliyete geçirecek.
Kalite kontrolü en üst seviyede
Üretimini Afyonkarahisar İscehisar Ankara karayolu üzerinde 2.500 metrekaresi kapalı, 6.500 metrekare alana kurulu fabrikasında gerçekleştiren firma, üretiminin yüzde 95’ini ihraç ediyor. Özellikle Avrupa ve Kuzey Amerika pazarında aktif olan firma yıl içerisinde 7 kıtada 30’dan fazla ülkeye ürünlerini gönderiyor. Hem ham madde temini hem de üretimini kendi bünyesinde gerçekleştiren Dora Marble, taş ocaktan çıkıp müşteriye ulaşıncaya kadarki tüm süreçte kalite kontrolünü en üst standartlarda sağlıyor.
İhracat hedefi 20 milyon TL
“Geçtiğimiz yıl 16 milyon TL’lik bir ihracat hacmimiz oldu” diyen Dora Marble sahibi Zafer Tunçer, yeni yılda bu rakamı 20 milyon TL’ye çıkarmayı hedeflediklerini belirtti. Hedeflerinden bahseden Zafer Tunçer, “Ürünlerimiz Almanya, Katar, Avustralya, İsviçre ve ABD’de çeşitli prestijli projelerde kullanıldı. Kütahya Aslanapa’daki yeni ocağımızın da izinlerine mütakip faaliyete geçmesinin ardından gerekli düzenlemelerle üretim kapasitemizi arttırarak, daha fazla pazara iştirak etmek istiyoruz. Dünya doğal taş piyasası çok geniş ve çeşitli bir pazar. Türkiye gibi doğal taşın çok zengin çeşitlilikte bulunabildiği bir ülkenin bu piyasada daha fazla söz hakkına sahip olması yönünde çalışıyoruz” dedi.
Sağlık her şeyden önemli
Tüm dünyayı etkisi altına alan Korona Virüs salgınına da değinen Tunçer şöyle konuştu: “Dünyanın en önemli doğal taş fuarlarından Marble İzmir de virüs tehlikesi nedeniyle iptal edildi. Fakat sağlık her şeyden önemli. Hem kendimizin hem de bizi ziyaret etmek isteyen misafirlerimizin sağlığını düşünmek zorundayız. Bu sebeple iptal kararlarını çok yerinde buluyorum. Tüm dünyayı etkileyen bu kötü durum hayırlısı ile atlatıldıktan sonra, tekrar bir organizasyon planlaması yapılacağını tahmin ediyorum. Salgın tehlikesi sonrası oluşacak sosyoekonomik değişiklikleri de takip etmemiz gerekiyor. Bu konuda çalışmalarımız devam etmekte.”