2018 yılı maden sektörü ihracatı miktar bazında 26,3 milyon ton, değer bazında 4,56 milyar Dolar olarak gerçekleşti. Geçen seneye göre sektör ihracatında miktar bazında yüzde 6,63’lük bir artış yaşanırken değer bazında yüzde 2,72‘lik düşüş söz konusu.
Sektör olarak 2019 yılında öncelikli olarak bulunduğumuz konumu korumayı hedefliyoruz. 2019 yılında gelişebilecek sektörel olumsuzluklara hazırlıklı olarak ihracatımızı artırmaya yönelik çalışmalara devam edeceğiz. İhracatçı birliklerinin üzerine düşen ana görev ihracatı artırmak. 2018 yılı Kasım ayında başladığımız sektörel ticaret heyeti organizasyonlarımıza, 2019 yılında da devam edeceğiz. Her iki ayda bir belirlediğimiz hedef ülkelere sektörel ticaret heyetleri düzenleyeceğiz. Son 6 ay içinde 5 ülkeye yönelik ticaret heyetleri gerçekleştirdik. Gelecek yıl için de Nijerya, Güney Afrika Cumhuriyeti, Arjantin, Şili, Almanya, ABD, Çin Halk Cumhuriyeti, Hindistan, İngiltere, Katar, Avustralya ve daha başka ülkelere Ticaret Heyetleri düzenleyeceğiz. Mevcut pazarlarımızı korumakla birlikte yeni pazarlara ihracatımızın artması yönündeki faaliyetler de önceliklerimiz arasında. Doğal taş pazarının büyütülmesine yönelik tasarım ve mimarinin bir parçası olarak Türk mermerinin dünya mermer pazarında marka yapılması amacıyla, İMİB olarak Türk taşını dünyaya tanıtmak adına “Turkish Stones” mottosu ile yurt dışındaki etkinliklerde yer almaya devam edeceğiz.
Sektörün finansman konusunda yaşadığı sorunlar kapsamında ise Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonu kuruldu. Buradan hazırlanan raporlarla finans kurumlarından finansman sağlanması hedeflenmektedir. Maden Kanunu ile ruhsat iptal edilmesi zorlaştırılmalı ki finans kurumları ruhsatları teminat olarak kabul edebilsin. Madencilik sektörü olarak insanoğlunun ihtiyaç duyduğu her alanda olmak için çalışıyoruz. Öte yandan sürdürülebilir madencilik bizim için çok önemli. Bu kapsamda bakanlık iş birliğiyle madenciliğin önemi, finansal yapısı ve sürdürülebilir madencilik üzerine çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Biz biliyoruz ki; ihracat için üretim, üretim için ise teşvikler şart. 2023 yıl hedeflerine ulaşmamız için 2019 ve sonraki yıllarda çok çalışmalıyız. Maden kanununu sektör ile beraber baştan oluşturmanın gerekliliğini savunuyoruz. Türkiye ekonomisi için maden ocakları da sanayi kuruluşları gibi önem arz ediyor. Bu nedenle sürdürülebilir madencilik için yatırımların gerçekleştirilmesi, bu noktada da devlet teşviklerinin artırılması gerekiyor.